Pilot Eğitimleri ve Eğitim Maliyetlerinin Borçlandırılması

Bugün bana çok gelen danışılan bir özel hukuk durumunu konu etmek istiyorum. Bazı havayolu şirketlerindeki pilot eğitim borçlanmaları konusunu inceleyeceğim.

Döviz kurlarındaki artış öğrenci yada mezun pilotları ciddi etkilemektedir. 2 yıllık eğitim karşılığı 140.000 Euro borca imza atan pilotlar, her ay maaşlarının önemli bir bölümünü yatırmalarına rağmen borç azalacağına katlanıyor. İşin kötü tarafı bu şirketler toplu ödemeyi yani borcu kapatmayı ifa etmeyi de kabul etmiyor. Pandemi nedeniyle yaklaşık 2 yıldır ciddi sıkıntılar yaşayan havacılık sektöründe tüm çalışanlar hala ağır bedeller ödüyor.

140 BİN EURO BORÇLANDILAR

Örnek olarak, Kasım 2018’de eğitime başlayan bir pilot adayı 5.50 Euro/TL kuru ile 140.000 Euro karşılığı yaklaşık 770.000 TL’ye imza attı. Bir pilot adayının Kasım 2020’de uçuşlara başladığı gün 9.25 TL’ye yükselen Euro/TL kuru ile eğitim borcu yaklaşık 1.3 Milyon TL oldu.

Pilot, Kasım 2021’de eğitim borcunun 12.000 Euro’sunu ödemiş dahi olsa, bugün itibariyle şirkete olan borcu 11.22 TL/Euro’ya yükselen kur ile 1.35 milyon liraya yükseldi. Günümüzde bu borç neredeyse iki katına gelmiş durumdadır.

Eğitim almış bir pilot, bu eğitim borcu her ay geri ödeme yapmasına rağmen her geçen yıl azalacağına, her geçen gün daha da artıyor. Çünkü borç her ay TL üzerinden taksidi alınıyor kalan kısım euro beklemeye devam ediyor değişen kur karşısında ise o borç her geçen gün azalacağına artıyor. Çünkü taksitler Euro olarak değil TL çevrilerek ödeniyor.

Hukukumuzda sonu belli olmayan bir borçlanma olamaz. Şirket toplu ödemeyi neden kabul etmiyor diye sorarsanız cevap maalesef ki bunu bilançolarında kâr olarak gösteriyor olmalarındandır. Sonuç olarak bu borcu tek seferde ödemenin tek yolu aksi cezai şart yok ise işten ayrılma halinde kalan borç tek seferde ödenir maddesidir.

Durumu özetleyecek olursam,

  • Yargıtay kararlarında, işverenin ancak varlığını ispat ettiği eğitim giderlerini isteyebileceği hususunda içtihat oluşturulmuş ise de şirket peşinen belirlediği eğitim ücretini ve giderlerini talep ediyor.
  • Borçlandırmayı Türk Parasının Kıymetinin Korunması Hakkındaki Kanun’a aykırı olarak sözleşmeleri yabancı para türleri üzerinden düzenliyor.
  • Bu durumda eğitim borcu düzenli ödenmesine karşın oluşan kur farkı nedeni ile borç tutarı azalmak yerine artış gösteriyor ve borç kimi zaman ödeme yapılmasına karşın iki katına çıkıyor. Burada da Borçlar Kanunu’nun ilgili 138. maddesi uyarınca borçlunun öngörülemeyen sebepler dolayısı ile sözleşmenin yeniden uyarlanmasını isteme hakkı var fakat şirket bu hakkı da tanımıyor.

Bu eğitim geliri, şirketlerin bilançosuna alacak olarak yansıdığından bunun şirketlerin genel kurulları dışında bir çözümü şimdilik gözükmemekle beraber çalışmalarım devam etmekte olup destek almak için her zaman danışabilirsiniz.